"Saint Mammes" adlı Alfred Sisley'in eserinde, çalışmanın konusu Saint-Mammès adlı küçük Fransız kasabasını tasvir eden bir manzaradır. Sisley'in bu eserde kullandığı çizim tekniği, gevşek fırça darbeleri ve geçici ışık ve atmosferik etkileri yakalama üzerine odaklanan izlenimcilik olarak bilinir. Bu resimde kullanılan renkler genellikle soluk tonlardır. Ağaçlar ve yeşillikler için çeşitli yeşil tonları, gökyüzü ve su kütleleri için yumuşak mavi tonları, binalar için toprak tonları ve bulutların arasından süzülen güneşi tasvir etmek için sıcak turuncu ve sarı tonları kullanılmıştır. Sisley muhtemelen bu sanat eseri için yağlı boya kullanmıştır çünkü yağlı boya, zengin dokuları yakalama ve renkleri sorunsuz bir şekilde karıştırma yeteneği nedeniyle tercih edilen bir malzemedir. Onun gibi izlenimci sanatçılar arasında yağlı boya kullanmak, istedikleri görsel etkileri elde etmede daha fazla esneklik sağladığı için yaygındı. Anlamı açısından, "Saint Mammes", teknelerin demirlediği bir nehir kenarında geçen huzurlu bir sahneyi tasvir eder. Bu sakin ortam, doğal unsurları (su üzerine yansıyan ağaçlar gibi) insan varlığıyla (tekneler insan faaliyetini gösterir) bir araya getirir. Sisley'in izlenimcilik tarzının tipik ışık ve atmosfer tasvirleri aracılığıyla, doğanın güzelliğini vurgularken huzur duygusu uyandırmayı amaçladığı söylenebilir. Genel olarak bu çalışma ile ilgili belirli bilgiler, boyutlar veya uygulanabilirse konum gibi ayrıntıları içerebilir. Örneğin: Bu sanat eseri 30 x 40 inç (76 x 102 cm) ölçülerinde veya şu anda Paris'teki Musee d'Orsay'de bulunmaktadır.
Tarz
Alfred Sisley kariyeri boyunca İzlenimcilik olarak bilinen sanat akımıyla ilişkilendirilmiştir. İzlenimciler, kesin ayrıntılar yerine anlık izlenimleri ileten hızlı fırça darbeleri kullanarak geçici anları yakalamaya odaklanmışlardır. Günün farklı zamanlarında veya hava koşullarındaki ışık değişimlerini tasvir etmeyi amaçlamışlardır. "Saint Mammes" içindeki tonlar açısından, Sisley'in tarzı daha yumuşak ve uyumlu bir estetiğe yöneliktir. Kullanılan renkler hassas bir şekilde karıştırılarak, sanat eserinde tasvir edilen huzurlu atmosferi yaratır. Sisley'in sanatsal yaklaşımı, her ayrıntıyı titizlikle kopyalamak yerine doğanın geçici niteliklerini yakalamayı önceliklendirerek izlenimcilikle uyumlu bir şekilde ilerler. Gevşek fırça darbeleri ve ince renk tonlarıyla duygu ve ortamı vurgulayarak izleyicilerden duygusal bir tepki uyandırmayı amaçlar.